”İnsanoğlu hayatı boyunca o kadar acı çeker ki, canlılar arasında
yalnız o; gülmeyi icat etmek zorunda kalmıştır.” Nietczhe, ya da ismi
her nasıl yazılıyorsa. Google’a bakmak istemiyorum ismin doğru olup
olmadığını kontrol etmek için.
Hayatımız boyunca kendimizle
çelişiyoruz, bir tür paradoks içinde yaşıyoruz aslında. Bir şeyi doğru
bulmak yerine, her şeyi yanlış buluyoruz sürekli. Anlık heveslerle
belirsiz bir hayat yaşıyoruz. Karmaşık, acı dolu. Ne diyorum ben? Ne
anlatıyorum? Bu yazıdan çıkarılacak sonuç ne? Babam böyle pasta yapmayı
nerden öğrendi?
Bir amaçtan yoksunuz. Sistemin bize dayattığı
şeyleri yapıyoruz. Köleyiz, beynimiz hapsedilmiş. Yorumlama yeteneği
olanlar? Harcanıyor. Ezberleyenler? Sınavlarda birinci oluyorlar,
sonrasını Allah bilir. Çalışsak ta çalışmasak ta şu hayatı baştan
kaybetmiş durumdayız. O kapitalist imparatorların amcasının yeğeninin
kuzeninin çocuğu olmadığımız için, olabileceğimiz en yüksek derece 2.
düzey bir iş.
Çektiğimiz acılardan yakınıyoruz durmadan, ama hiç o
acıları düzeltmek için herhangi bir şey yapmıyoruz. Bizi terkeden
sevgilimizin ardından bilgisayar başında gözyaşları dökerek, acılı
şarkılar dinliyerek rahatlamaya, o’nu unutmaya çalışıyoruz. Ne işe
yarıyor? Hiçbir şeye! Sizi terkeden sevgiliniz başka kızlarla/erkeklerle
keyif çatarken yaptığımız resmen mendil israfı.
Buraya kadar
sabırlı okuduysanız bu iyiye işaret, çünkü işin asıl eğlenceli kısmı
şimdi başlıyor. Hadi hep beraber bu yazıda yaptığım çelişkileri
inceleyelim.
1-)İkinci paragrafta düzensizliğimizden yakınıyorum,
ama bu yazı düzenli bile değil! Bir paragrafta anlatılan bir şey 2
paragraf sonra devam ediyor. Varan 1.
2-)Gene ikinci paragrafta,
bir şeyi doğru bulacağımıza her şeyi yanlış bulduğumuzdan yakınıyorum.
Ve şu an yaptığım bütün yanlışları bulmaya çalışmak değil midir? Varan
2.
3-)Anlık heveslerle amaçsız bir hayat sürdüğümüzden yakınıyorum,
ve doğaçlama aklıma ilk gelen cümlelerle kurulu amacı belli olmayan bir
yazı yazıyorum! Varan 3.
4-)Çalışsak ta çalışmasak ta fazla bir
şey farketmediğini söylüyorum, ama okul zamanı hayvan gibi inekliyorum,
ezberliyorum. Yorum yeteneğimi bir işe yaramayacağı için gitgide
köreltiyorum ayrıca. Varan 4.
5-)Yakındığım acıları dindirmek için
ben de bir şey yapmadım zamanında. Salaklık yapıp bir kızı sevdim, beni
terkedince de it gibi ağlayıp şimdi ”ergen grubu” olarak nitelendirdiğim
şarkıcıların şarkılarını dinleyip durdum, ve Allah bilir gelecekte de
öyle bir deneyim yaşarım. Varan 5.
6-) Yaptığımız çelişkilerden yakınırken kendimle çelişiyorum. Varan 6.
Gördüğünüz gibi, bu yazı bile başta farkedilmese de çelişkilerle dolu,
çoğumuzun hayatı gibi. Benimsediğimiz ideolojilerle, inançlarla
çelişiyoruz farketmeden. Dikkatli incelediğimizdeyse bir çok çelişki
çıkıyor.
Şu fani dünyada sadece bir ömür süreceğiz, elimizde
sadece bir hak var! Öyleyse neden bu amaçsızlık, mutsuzluk, çelişki?
Kendi doğrularımızı bulduğumuzda ve hayatımızı öyle yaşadığımızda, bu üç
sorun da gidecek, inanın bana. En azından; denemeye dener.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder