Sıcak su vücuduma yavaşca damlarken, geçen yıl geldi aklıma. O zamanki mutluluğum geldi aklıma, bir özlem duygusu kapladı içimi. Gerçekten 1 yıl önce mi yaşanmıştım o kadar şeyi? Bana yıllar önce gibi geliyordu sıcak suyun derimi yakmasına izin verirken. O mutluluğun nasıl söndüğünü hatırlamak istemiyordum, bilmezden geldim birkaç dakika boyunca.
İnsanlar.. Zekasıyla övünür daima, ama konu duygulara gelince hor gördüğü hayvanlardan daha aşşağı bir duruma düşen bir varlık. Bir insan bir insana nasıl kolayca ''Ya işte seviyordum ama artık sevmiyorum, güvenemiyorum, sorun sende değil bende, bla bla...'' diyebilir ki? O insan nasıl iddia edebilir insanı ''insan'' yapan özelliklere sahip olduğunu? Sevgi dolu anne bir kedi, daha mı aşşağıdadır zalim bir dahiden?
Bahsettiğim hatalar değil, hatalardan sonra yapılan tepkiler. Demek istediğim, acaba bana o cümleyi kuran kız, tam 1 yıl önce bana beni sevdiğini söylediğinin farkında mıdır? Beni üzdüğü için pişman mıdır, acı çektiğim için acı çekmiş midir? Yoksa, yolda gördüğü yakışıklı çocuğu mu düşünüyordur şimdi? Veya şarkılarını ezberlediği grubun solistini mi?
Sütten çıkmış ak kaşık kadar temiz olduğumu iddia etmiyorum, etmeye hakkım da yok zaten. Kimin var ki? Hangimiz hata işlemeden yaşayabilmiş ki? O cümleyi ben de kurdum, bundan övünmüyorum veya kendi hatam yüzünden size çemkirmiyorum. Böyle bir hataya ve gaflete düştüm, ama yine de ertesi gün unutup keyfini çatan kişiler gibi olamadım. O beni çoktan unutsa da, o'nun çektiği acıyı ben hiç unutamadım. Beceremedim işte, ben öyle birisi değilim, istesem de olamam.
Her mutlu şeyin bir sonu vardır derler. Mutlu sonlardan da bahsederler sık sık. Oysa hiç yaşanmaz mutlu sonlar. Mutluluğun bir sonu varsa, mutlu son nasıl olabilir ki? Sonların mutsuz olması gerekmez mi -ki nitekim hep öyle olur, sonlar mutsuzdur-. Belki de mutlu son, bu dünyaya ait bir şey değildir. Ölüm gelip de, Azrail'in kollarına kavuşana kadar yaşayamayacağımız bir şeydir. Aslında o his de mutlu son olmayacak muhtemelen, mutlu sonsuzluk olarak tanımlanacak.
Böyle derken, duşta fazla kaldığımı kavradım. Suyu kapayıp, çıktım. Giyinirken, aynadaki yabancı gence baktım. Gözlerindeki özlemin nedenini sormadan gözlerimi kaçırdım ve banyodan çıktım.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder